Türkiye’nin batı kıyısında yer alan Çeşme Ege’nin tatil için en çok tercih edilen merkezlerinden biridir. Geçmişine bakarsanız Tunç Çağına kadar uzanıyor. Ticaret Limanı olarak oldukça geçmişte oldukça yoğun kullanılan ilçe şimdi modern tesisleri ile konuklarını ağırlıyor.

Özellikle gece yaşamı sabaha kadar süren şehirde birbirinden yaratıcı partiler veriliyor.

Çeşme Kalesi

1508 yılında yapılan Çeşme Kalesi hala sağlamlığını koruyan yapısı ve estetiği ile görülmeye değer değerlerinden biridir. İçinde birde müze barındıran kale Uluslararası Çeşme Müzik Yarışması ve Çeşme Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Eğer deniz yolculuğu ile Çeşme’ye geliyorsanız ilk sizi selamlayan kale olacaktır. Özellikle en tepesine çıkarsanız şehri panoramik olarak görebilir. Birbirinden güzel fotoğraflar resmedebilirsiniz.

Ayıos Haralambos Kilisesi

1832 yılında Rum Patrikhanesi tarafından yaptırılan kilise, 2012 yılında restore edilmiştir. Artık dini bir vasfı olmayan kilisede konser, sergi, söyleşi gibi etkinlikler düzenleniyor. Eğer yolunuz düşerse mutlaka gezilmeye değer bir mekândır. Birde konsere denk gelirseniz mutlaka tatilinize ayrı bir anlam katacaktır. Kilisenin göz alıcı freskleri turistler tarafından yoğun ilgi görüyor.

Erythrai Antik Kenti

Büyük İskender Asya’ya sefer düzenlediğinde Erythrai Antik Kenti tiyatro ve surların yapıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca yılda bir kez bu antik şehirde Ildırı Kültür ve Sanat Festivali düzenleniyor. Eğer tarihi dokuyu hissetmek isterseniz gezi planınıza bu bölgeyi almalısınız.

Kervansaray

1529 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından inşa edilen ve Osmanlı mimarisinin görkemini yansıtan Kervansaray restore edilirken; dönemin süsleme sanatı, aslına uygun olarak günümüze taşınmıştır. Kaleye çok yakın olan Kervansarayı ziyaret edebilir ve konaklama ya da alışveriş için tercih edebilirsiniz.

Tamam, tarih güzel şey ama tatil denince akla kum, güneş ve deniz üçlüsü geliyor değil mi?

Çeşme ve Plajları

Çeşme yaklaşık 30 km uzunluğunda bir sahil şeridine sahiptir ve turistlere ve gezginlere muhteşem plajlar ve nefes kesen panoramik manzaralar sunmaktadır. Bu turistik destinasyonun özel bir özelliği, yılın büyük bir bölümünde kristal berraklığındaki suların ve ince kumların tadını çıkarabilmenizdir.

Plajlar, dalış ve sörf gibi spor ve su aktiviteleri yapma imkânı sunmaktadır. Ilıca Plajı, Çeşme’ye yaklaşık 3 kilometre uzaklıktadır ve çok ince beyaz kumlara sahiptir, doğrudan denizden olanaklar ve hizmetler ve termal sular sunmaktadır. Bu faydalı kaplıcaların varlığı sayesinde, Ilıca Plajı çocuklu aileler ve uzman yüzücüler olmayanlar için uygundur.

Taze balık yemeklerinin tadına bakabileceğiniz restoranlar ile donatılmış güzel plajlar sunmaktadır. Çeşme’nin doğu kıyısı boyunca Çiftlikköy plajı, denizi yüzmeye çok elverişlidir. Hilal şekliyle Çeşme ile Dalyan arasında bulunan Ayayorgi Koyu(Saint George); rüzgârları ve berrak suları ile çok ünlüdür.

Size plajları birde aşağıda listeliyoruz;

  • Ilıca Halk Plajı
  • Boyalık Plajı
  • Dilaila Beach
  • Boyalık Plajı
  • Tekke Plaj Kafe
  • Altınkum Plajı
  • Kocakarı Plajı
  • Pırlanta Plajı

Çeşme Ve Kaplıcaları

Çeşme’ye yaklaşık 5 km uzaklıkta, deniz kıyısında yer alan kaplıcalar şifa kaynağıdır. Sular doğrudan denizden yükselir ve 50 ila 60 derece arasında bir sıcaklığa ulaşır. Birçok hastanın yıl içinde ziyaret ettiği kaplıcaları siz sadece sıcak suda yüzmek için tercih edebilirsiniz.

Elbette doktor tavsiyesi ile kaplıcaları kullanmanız gerektiği uyarısını yapmak isteriz. Bazı kan ve kalp hastalıklarına sahipseniz kesinlikle kaplıcalardan uzak durmanız gerekiyor.

Kaplıcalarda konaklamak mümkün ya da günübirlik gelip gidebilirsiniz. Kaplıca suları özellikle, raşitizm, kadın hastalıkları ve idrar yolları, mide, bağırsak, egzama, kan çıbanı gibi deri hastalıklarının tedavisinde destekleyici tıp olarak kullanılabiliniyor.

Yorum Yazın