Türkiye’nin turizm merkezlerinden biri olan Fethiye, ülkenin güzel denizlerinden biri olan Ölüdeniz’den Türkiye’nin ilk uzun mesafeli yürüyüş yolu Likya Yolu’na, Rodos Şövalyelerinin yaşadığı Şövalye Adasından, Kelebekler Vadisine kadar pek çok güzelliğe sahip. Her gidişinizde kendisine hayran bırakan Fethiye’nin güzelliklerini ve gezilecek yerlerini sizin için sıraladık.
Ölüdeniz
Dünya çapında yayın yapan birçok prestijli dergide veya listelerde karşımıza çıktığı üzere, Ölüdeniz dünyanın en güzel denizlerinden. Antik Çağda “Işık ve güneş diyarı” olarak bilinen Ölüdeniz, turkuaz ve mavi rengiyle, büyüleyici kumlarıyla deniz ve güneşin keyfini çıkarabileceğiniz bir yer.
Arka tarafta yer alan lagün kısmında metrelerce gitseniz dahi derinleşmeyen bir deniz olduğu için çocuklu aileler ve yüzme bilmeyenler için de nefis bir yer olarak gözümüze çarpıyor.
Kelebekler Vadisi
Akdeniz Bölgesinin endemik bitkileriyle ünlü dağı Babadağ’ın eteklerinde yer alan Kelebekler Vadisi, ülkemizin en güzel 10 doğal güzelliğinden biri olarak görülmektedir. Doğal güzellikleri nedeniyle 1995’te doğal sit alanı ilan edilmiş vadi, ülkemizdeki kamp turizminin en önemli duraklarından biri.
Kelebekler Vadisi, adını içinde barındırdığı seksenden fazla kelebek türünden alıyor. Ancak bu durumu düşünerek gittiğinizde her yerde uçuşan kelebekler beklemeyin. Daha çok vadinin derin noktasındaki nehir ve şelalelerin civarında görülebiliyorlar. Denize girmek, kamp yapmak için ideal olan bu yere Ölüdeniz’den kalkan teknelerle gidilebiliyor.
Kabak Koyu
Fethiye’nin eşsiz güzelliklerinden biri olan Kabak Koyu, son yıllarda ülkemiz gençlerinin en çok tercih ettiği yerlerden biri. Nerdeyse 200 metre boyunca uzanan koy, adeta bir cennetten bir köşe gibi.
Ölüdeniz’e yaklaşık 17 km mesafede yer alan Kabak Koyu, üç tarafı dağlarla çevrili kanyon biçimindeki bir vadi ve vadiden denize doğru açılan kumsaldan oluşuyor. Birinci derecede sit alanı olan koya Ölüdeniz’den özel tur tekneleri ile gidiliyor. Ayrıca karadan da belli bir noktaya kadar araçla gidip, sonrasında yürüyerek ulaşabilirsiniz.
Kayaköy
Fethiye’nin bir mahallesi olan Kayaköy, eski bir Rum köyü. Eski adıyla Levissi, 1923’e kadar 10 bin civarında kişinin yaşadığı bir bölgeydi. Hisarönü’ne birkaç kilometre mesafede, Karmilassos Antik Keti üzerine kurulan köy, bir tepenin yamacında yer alıyor. Kayaköy, mübadele ile terkedildikten sonra uzun yıllar boş kamıi.
Çam, nar ve incir ağaçları arasında uzanan dar sokakları, üst üste evleri, kiliseleri, şapelleri ve olağanüstü manzarasıyla, şimdilerde tam manasıyla yeniden canlanıyor. Zamanla bölgede açılan otelleri, atölyeleri ve eğlence mekanlarıyla ülkemizin öne çıkan yerlerinden biri olacağına tüm turizmciler kesin gözüyle bakıyor.
Gemiler Adası
Gemiler Adası, adanın karşısında konumlanan Gemiler Koyu ve Gemiler Vadisi ile birlikte ülkemizdeki en önemli doğal sit alanlarından biri. Burası Ölüdeniz’den sonra bölgedeki en büyük ve en çok ilgi gören ikinci koy. Kayaköy tarafından indiğinizde karşınızda sizi bekleyen büyüleyici bir manzara ile karşılaşacaksınız.
Eski adı Aya Nicola olan Gemiler Adası, Fethiye’ye 9 km uzaklıkta bulunuyor. Güzel kumsalı, zeytin ve çam ağaçlarıyla çevrilmiş yapısıyla dikkat çeken adada Bizans ve Erken Hristiyanlık Dönemi kilise kalıntılarına rastlayabilirsiniz. Kayaköy yolu üzerinde kızılçam ormanları içinden giden ince bir yoldan koya gidebilirsiniz.
Likya Yolu
Antik Çağ’da Likyalıların ticaret rotası olarak kullandığı Likya Yolu, Antalya ile Fethiye körfezleri arasında uzayan dünyaca ünlü bir yol. Aynı zamanda oldukça meşhur bir trekking rotası. 535 km’lik uzunluğuyla Türkiye’nin ilk uzun mesafeli yürüyüş yolu olan bu yol, çeşitli kaynaklarda dünyanın en iyi 10 uzun mesafe yürüyüş rotasından biri olarak gösteriliyor.
El değmemiş koylardan, dağlardan, ıssız köylerden, İdyros, Phaselis, Olympos, Limyra, Myra, Simena gibi çok sayıda antik kentten geçerek doğaseverler için inanılmaz güzellikler sunan Likya Yolu, hem doğa ve arkeolojinin iç içe olduğu nadir yerlerden biri.
Fethiye Kral Mezarları
Fethiye ilçe merkezinin yakınlarında bulunan Kral Mezarları, şehrin ihmal edilmiş en önemli simgelerinden biri. Doğal kayaya oyulmuş olan Kaya Mezarları, Likya Döneminden günümüze kadar gelebilmiş olan nadir eserlerden. Basamaklarla çıkılabilen bu mezarlar, Fethiye ve deniz manzarasına hâkim konumu, gotik yapısı ve hayranlık uyandıran işlemeleriyle Fethiye gezinizin rotasına eklemeniz gereken yerlerden.
Fethiye Merkez
Fethiye’nin kalbi Paspatur Çarşısı, şık hediye dükkanlarının, barların ve cafelerin olduğu hoş bir bölge. Ve bu bölge her geçen gün daha da güzelleşiyor. Ahşap otantik evler çarşının tarihi ruhunu ortaya çıkarıyor. 18. yüzyıldan kalan Eski Cami’den Osmanlı dönemine ait eserler ve bugün hala hizmet veren Fethiye Hamamı çarşının içinde yer alıyor.
Şemsiyeli sokak olarak adlandırılan 95’inci sokakta bir gezinti yapın. Gün batımına doğru Kordon’da uzun biri yürüyüşe çıkın. Çarşı içinde bulunan Balık Pazarı’nda, nefis ve hesaplı bir deniz ürünlerinden alın ve akşam yemeği ziyafetinizde bu kentin tadını çıkarın.