Tüm mevsimlerde ayrı renklerle manzarasını çizen Kapadokya, ilkbaharda ayrı bir güzellikle insanı büyülediğinin altını çizelim. İç Anadolu Bölgesi’nin karasal iklimiyle aynı özellikleri taşıyan Kapadokya’da hava değişimleri çok fazla görülmemektedir. Genel olarak Kapadokya’nın ortalama yıllık sıcaklık oranı 12 dereceyi gösterirken, senin yüzde yirmisi 0 derecenin olmaktadır. Bölgede karasal iklim bulunması nedeniyle de pek yağmur aldığı söylenemez.
Kapadokya, her mevsim kartpostal görünümüne sahip olsa da, ilkbaharda Kapadokya, rüya gibi bir tatil geçirmenize imkân sağlıyor. İlkbaharda, doğanın dirilişini, yeşilin canlanışını, çiçeklerin yaydığı mis gibi kokuyu içinize çekmek istiyorsanız Kapadokya’ya gitmelisiniz. Yeşille sarının birbirine karışmasıyla oluşan renk uyumu ile doğa sizi karşılayacaktır. Kayısı ağaçları, badem ağaçları ve gelinciklerle dolu vadinin içinde yürürken yaşam enerjinizin arttığını hissedeceksiniz. Nisan ve haziran aylarından terlemeden, üşümeden gezerek tatilinizi daha keyifli hale getirebilirsiniz. Haliyle bu aylarda havaların elverişli olması nedeniyle etkinliklerin fazla olduğu döneme denk geliyor.
Kapadokya’da Yapılması Gerekenler
Kapadokya kültür turizminin en önemli bölgelerinden biridir. Kapadokya tatiline gidiyorsanız aktif bir tatile hazır olun. Bu yer tüm gününüzü otelde geçirebileceğiniz her şey dâhil bir kavram değildir. Kapadokya, dünyanın hiçbir yerinde göremeyeceğiniz mucizevi bir medeniyetler beşiğidir. Her köşesinde sizi farklı bir tarihe yolculuk yaptıracak adeta bir zaman makinesi. Meşhur peribacalarının yanı sıra hala sırrını koruyan yeraltı şehirlerinden, vadilerinden, kalelerinden ve hatta gökyüzünün renginden bile çok farklıydı diye bahsedeceksiniz. Çünkü Kapadokya yarattığı mistik havasıyla sizi etkiliyor. Kapadokya’da yapılması gereken önerilerimiz;
-
Tarihi yerleri mutlaka görmelisiniz.
Kapadokya’nın tarihi köşelerini sayarsak, Ürgüp, Göreme, Avanos ve Uçhisar’ın her köşesinde farklı medeniyetlerin hikâyelerini koruyan yapıtlarla karşılaşacaksınız. Bu yapıtlardan birçoğu Kalkolitik Döneme ve Hititlere dayanacak kadar eski, bazıları ise Osmanlı, Selçuklu gibi Türk medeniyetlerinin temelini oluşturan yapı taşlarıdır. Kapadokya’da yapılacaklar arasında Göreme Açık Hava Müzesi mutlaka gitmeniz ve gezmeniz gereken bir yerdir. Ihlara’nın gizli cennetini, kompleks yapılardaki freskleri, kaya mezarları gibi saymakla bitmeyen ve mutlaka görülmesi gereken yerleri sizlere sıralayalım.
- Göreme Açık Hava Müzesi
- Ihlara Vadisi
- Ortahisar Kalesi, Çavuşin Kalesi ve Uçhisar Kalesi
- Derinkuyu veya Kaymaklı Yeraltı Şehri
- Kızılçukur Vadisi, Aşk Vadisi
- Mustafapaşa Rum Köyü
-
Balon Turuna Katılın
Kapadokya’da bulutların arasından geçerek, peribacalarının arasından süzülen vadilerin muhteşem görüntüsünü görmelisiniz. Rüzgârın dalgalanması ve bu sayede balonun içerisinde en özgür hissettiğiniz anlardan birini yaşayacağınıza eminiz. Belki bir balayı hediyesi veya bir evlilik teklifi edecek kadar özel, hayatınıza renk ve benzersiz bir anı katacaktır. Kapadokya balon turlarını sizlere şiddetle önersek de inanın ki sabah erken vakitte kalkıp balonların uçuşunu izlemekte eşi benzeri olmayan hatıralardan biridir.
-
Yeraltı şehirlerine inmelisiniz.
Kapadokya’nın şu anda bilinen tam olarak 36 yeraltı şehri bulunmakta. Bunlardan bir tanesi M.Ö 3000 yıllara dayanan Derinkuyu ve Kaymaklı Yeraltı Şehrini gezmenizi öneriyoruz. Derinkuyu yeraltı şehrini gezerken aynı zamanda Ihlara vadisi turuna da katılabilirsiniz.
-
Peribacaları ile beraber vadilerde yürüyün.
Trekking yapmayı seven, meyve yüklü ağaçların arasında, kuş sesleriyle gezmekten hoşlanan gezginlerdenseniz sizlere en keyif vererek yürüyüşlerden biraz bahsedelim. İlkbaharda yerini yemyeşil bir doğaya bırakan, yer yer derelerin ve şelalelerin bulunduğu vadilerde güvercinlerde yol arkadaşınız oluyor. Erikleri, kayısıları dalından koparıp dağların arasından yürüyüşe devam edebilirsiniz. Güneşin batışı dendiğinde ilk akla gelen Kızıl Vadi, herkes tarafından bilinen ve en uğrak yer olan Güvercinlik Vadisi, Aşk Vadisi ve Zelve görülmeye değer vadilerdendir.
-
Avanos’ta çömlek yapın.
Avanos’un merkezinde sıkça rastlayacağınız ve ‘chez’ olarak isimlendirilen işlerde önce ustasının, sonrada sizin neler yapabileceklerinizi göreceksiniz. Çarkın başına oturup kilin elinizin arasında şekillenmesini, bir vazoya veya bir testiye dönüşmesini izleyerek kendinizle gururlanacaksınız. Anlayacağınız bu hissi tatmanız için Kapadokya’da yapılacaklar arasına çömlek yapmanızı tavsiye ediyor ve keyif alacağınızın garantisini veriyoruz. Avanos’taki Güray Müze’de hem taştan hem de kilden yapılmış fazlasıyla eser göreceksiniz.