Ülkemizde yerli ve yabancı gezginler için çok fazla alternatif var. Karadeniz, Akdeniz, Ege ve Anadolu hepsi çok farklı kültürleri bünyesinde topluyor ve yemek kültüründen mimariye bindir çeşit güzellik ile dolu bir ülkeye dönüştürüyor.
Akdeniz ve Ege toprakları deniz, yeşil ve tarihin birbirine karıştığı bir bölgedir. Ve bu bölgede en çok ziyaret edilen yerlerden biride Side’dir. Oldukça fazla Roma ve Bizans antik şehirlerine ait kalıntılara rastlayabilirsiniz.
Apollo ve Athena Tapınakları
Side’ye ilk yerleşimin M.Ö. 1000 gibi olduğu düşünülüyor. Ancak M.Ö. 7. ya da 6. yüzyılda, Yunanlı yerleşimcilerin bir koloni kurdukları ve burada bir liman inşa ettikleri, kentin gelişmeye başladığı bir yerdi. Roma döneminde, bu kasaba önemli bir ticaret merkezi haline geldi.
Side yarımadasının ucunda, antik kent Athena ve Apollon’a adanmış iki ana tapınağın kalıntıları bulunur. Her ne kadar eksiksiz olmasalar da, Akdeniz’e bakan göz alıcı bir konuma sahiptirler. Ve özellikle harabelerin aydınlatıldığı akşamları atmosferiktirler. Side limanı, gün batımındaki gezinti yeri için harika bir yerdir ve harabelerin yakınındaki kıyı şeridini çevreleyen birçok kalıntısı vardır.
Side’de bir gün içinde Manavgat Şelalesi ve Aspendos turu yapılabilir. Hatta Side’nin Apollo ve Athena Tapınakları ve tiyatrosu dâhil tüm önemli turistik mekânlarına rehberli bir ziyaret aynı gün içerisinde tamamlanabilir.
Antik Tiyatro
Side’nin tiyatrosu, antik Pamphylia’nın en büyüğü idi ve 49 oturma sırasındaki 15.000 seyirciyi ağırlayabiliyordu. Destekleyici kemerlerin birçoğunun çökmesine rağmen, hala dikkate değer bir ayakta kalan Roma mimarisi örneğidir. İyi korunmuş rölyeflerin bulunduğu sahne duvarlarını yakından inceleyin, kaçırmayın.
Tiyatronun hemen arkasında, aslında dükkânlarla dolu kolonilerle çevrili olacak olan Agora(Roma dönemi pazarı) bulunur. Agora’nın yanında, Roma’nın tanrıçasına adanmış olan Tyche Tapınağı’nın kalıntıları bulunur.
Side Müzesi
Side Müzesi küçük olabilir ama oldukça sevimli ve büyüleyici bir şekilde tasarlanmış bir koleksiyon sunar. Müze, kentin 5. yüzyıldan kalma hamamını kullanarak, çoğunlukla Side çevresindeki arkeolojik kazılarda bulunan Helenistik ve Roma heykellerinden oluşan koleksiyonları sergiliyor. Müze yakındaki tiyatro ve agoranın kalıntılarını keşfettikten sonra mola vermek için idealdir.
Side Doğu Plajı
Bugünlerde Side, güneşi ve kumlarıyla antik tarihinden daha ünlüdür. Sonsuz mavi gökyüzünün altında özellikle yaz aylarında, yerli ve Avrupalı gezginler, mükemmel kumsalları için şehre akın ediyor.
Side plajları şezlonglar, restoranlar ve kafelerle dolu hareketli bir mekânları ve güneşte geçireceğiniz, rahatlayabileceğiniz ve bronzlaşan bir gün geçirmek için ihtiyacınız olan her şeyi sunar. Su sporları içinde idealdir.
Seleucia
Seleucia kasabasının kalıntıları antik Pamphylia’nın bir kısmını oluşturur. Side’nin yaklaşık 15 kilometre kuzeyinde Bucak köyünün bir kilometresinin yakınındadır.
Çam ormanları ayrı bir güzellik katar. Bu kentin tarihi hakkında çok az şey biliniyor ve arkeologlar hala tam olarak kimliklerini tartışıyorlar. Bazıları bunun Seleúkeia olmadığını, daha çok Lyrba şehri olduğunu öne sürüyorlar. 1970’lerde yapılan kazılarda büyük bir hamam kompleksi; ayakta kalan depolar, koloniler ve mağaza sıraları ile iyi korunmuş bir agora; bir Bizans kilisesi ve Orpheus mozaiğine sahip bir odeon görülebilir.
Manavgat Şelalesi
Şelaleler, Toros Dağları’nın, Seytan Sıradağları’nda yükselen Manavgat Nehri’nin üzerine bulunmaktadır.
Düzenlenmiş bir bahçenin ortasında yer alan bölge, güneşli hafta sonları hem yerel aileler hem de turistler arasında oldukça popülerdir. Side’nin daha az kalabalık olduğu aylarda ziyaret etmeniz tadını çıkarmanıza yardımcı olacaktır.
Köprülü Kanyon
Aspendos’un yedi kilometre doğusunda, Side’nin yaklaşık 70 km kuzeybatısında, Köprülü Nehri ile geçilir. Daha kuzeyde, Alabalık köyünün arkasında, nehir daralır ve dağlık ve etkileyici Köprülü Kanyon Milli Parkı’nın başladığı noktaya işaret eder. Bölgede rafting turları yapılabiliyor.
Eğer rafting sevmiyorsanız, yürüyüş yaparak doğanın tadını çıkarabilirsiniz.
Düdencik Mağaraları
Side’nin yaklaşık 18 kilometre güneydoğusunda, küçük Cevizli kasabası yakınlarında, Düdencik Mağaraları, 330 metre aşağıya iniyor.
Her şey dâhil turlar ile gelebileceğiniz gibi Side de gezilecek yerler yazımızdan feyz alarak kendinize yeni bir gezi planı çıkarabilirsiniz. Cesur olun, yapabilirsiniz.
