Türkiye; hiç tartışmasız dünyanın en güzel ülkelerinden birisidir. Güneyiyle, batısıyla, doğusuyla ve kuzeyiyle harika bir coğrafyada yer alır. Takdir edersiniz ki, Türkiye’de gezip görmeniz gereken çok sayıda şehir bulunuyor. Onlardan birisi de Uşak!
Ege ve Akdeniz Bölgesi’nde birbirinden güzel tatil yerleri varken neden Uşak’a gideyim diye düşünüyor olabilirsiniz. Ancak, bu şehir size beklentilerinizden çok daha fazlasını sunacak. Uşak gezi rehberi yazımız sayesinde Uşak’ta nereleri gezip görmeniz gerektiği hakkında fikir edinebilirsiniz. O halde başlayalım!
Hacı Gedik Köprüsü
Uşak sınırları içerisine adım attıysanız yolunuz ilk olarak Hacı Gedik Köprüsü’ne düşmeli! Uşak ile Karahallı arasındaki kısa mesafeli yol üzerinde bulunan bu köprü Uşak adına öneme sahiptir. Hacı Mustafa Efendi’nin şahsi eseri olmakla beraber varlığını uzun süreden bu yana devam ettirir. 1880 yılında yaptırılan bu köprü hakkında çok fazla bilgi bulunmaz. Yine de köprünün yapılması ile ilgili önemli bir hikaye anlatılır. Hacı Mustafa Efendi; yaşadığı dönemde halı ticareti ile uğraşan birisi olarak tanınıyormuş. Günün birinde sırtında halı ile köprüden geçerken düşme tehlikesi yaşamış. Bu olay üzerine aklından zengin olmayı ve buraya bir köprü yaptırmayı geçirmiş. Hacı Mustafa Efendi; yıllar sonra başarılı bir ticaret adamı olmuş. Bu yüzden, söz konusu yere güzel bir köprü inşa ettirmiş.
Hacı Gedik Köprüsü; kesme taştan üç gözden inşa edilen oldukça değerli bir köprüdür. Ahşap kısmı 1955 yılında beton olarak yenilenmiştir. Sonuç olarak, varlığını ciddi bir değişikliğe uğramadan günümüze kadar devam ettirmeyi başarmıştır.
Blaundus Antik Kenti
Uşak gezilecek yerler listemizde olmayı hak eden Blaundus Antik Kenti; zengin kültürel değerlere sahip olan Uşak’ın en önemli mekanlarından birisidir. Dik ve derin vadiler ile çevrili bir yarımada şekline sahip toprak parçası üzerine kurulan bu antik kentin bilhassa tarih meraklılarına hitap ettiğini söyleyebiliriz. Ulubey Kanyonu üzerinde yükselen bir antik kent olmakla beraber ulaşımı da son derece kolaydır.
Antik kentin içerisinde güzel saçlı kraliçe olarak bilinen kalıntı yer alır. Hatta, kalıntıdaki kadın figürünün başında çiçeklerden yapılmış bir taç vardır. Söz konusu taç; Yunan mitolojisi figürü olarak bilinen Demeter’i işaret eder.
Blaundus Antik Kenti; Uşak merkeze 40 kilometre uzaklıktadır. Bilhassa araç kiralayarak bu kente ulaşmak mümkündür. Buna ek olarak, İstanbul’dan gelmeyi düşünenlerin ortalama altı saat içerisinde bu antik kente erişmeleri söz konusudur.
Atatürk ve Etnografya Müzesi
Uşak’a geldiyseniz mutlaka uğramanız gereken yerlerden birisi de Atatürk ve Etnografya Müzesi’dir. 1890’lı yıllarda inşa edilen bir binadır. Bu bina; aslında Uşak’ın önde gelen ailelerinden birisine aittir. Ancak, Türk tarihinin önemli olaylarının başında gelen Kurtuluş Savaşı sırasında karargah olarak kullanılmıştır. Hatta, Mustafa Kemal Atatürk; Yunan Ordusu Başkomutanı Trikopis’i söz konusu binada karşılamıştır. Yalnızca bu özelliği dahi binanın tarihimiz açısından ne kadar önemli bir yer olduğunu gösterir.
Bu bina; 1970’li yıllarla beraber kamulaştırılmıştır. Buna ek olarak, 1 Eylül 1978 tarihinde Atatürk ve Etnografya Müzesi olarak ziyaretçilere açılmıştır. İki katlı ahşap bir yapıdır. Müzenin giriş katında yöresel malzemeler başta olmak üzere eski silahlar ve giysiler, tarihi Uşak halıları ve daha birçok eser yer alır. Bu eserlerin hem yerli hem de yabancı birçok kişinin ilgi odağı olduğunu söylemeliyiz. Binanın üst katı ise tamamen Atatürk’e ayrılmıştır. Atatürk’ün hayatta olduğu dönemden kalma sehpalar, aynalar, koltuklar, Atatürk’ün kaldığı döneme ait yatak odası ve yine ona ait giysiler bu katta kendisine yer bulur.
Hisarkapı Uluyolu üzerinde bulunan bu müze; geleneksel malzeme ile inşa edilmiştir. 1998 yılında restorasyon işlemlerine başlanmıştır. O tarihten bu yana herhangi bir değişikliğe uğramadan ziyaretçilerini karşılar. Binanın hem iç hem de dış yüzeyi günümüze sorunsuz bir şekilde ulaşmıştır. Son derece modern bir müze olduğunu söylemek gerekir.
Müzenin ana girişinde hayat adı verilen sofa yer alır. Söz konusu sofanın etrafında odalar bulunur. En üst katta bulunan sofaya bir merdiven yardımı ile çıkılır. Ayrıca, etrafındaki odalar da bu sofaya açılır. Aydınlık ve ferah bir ortama sahiptir.
Ulubey Kanyonu
Dünyanın en uzun ikinci kanyonu oluşuyla dikkat çeker. Birçok kişinin ziyaret ettiği bu mekanı siz de muhakkak görmelisiniz. Büyük Menderes grabeninin çökmesiyle meydana gelmiştir. 100 ila 500 metre arasındaki genişliği ile dikkat çeker. Antik dönem başta olmak üzere Osmanlı ve Selçuklu dönemine ait birçok yapıyı bünyesinde barındırır. Bunun yanı sıra, burada bulunan cam teras her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği bir yerdir. Kanyonda insanların ilgisini çeken birtakım dinlenme yerleri de bulunur. Buradaki fotoğraf çekim yerleri ve 100 m2’lik ters ev ziyaretçilerin ilgi odağı haline gelmiştir. Ulubey Kanyonu; doğal, tarihi ve kültürel güzellikleriyle herkesin en az bir defa ziyaret etmesi gereken bir yerdir.
Paşa Hanı
Uşak şehir merkezinde yer alan Paşa Hanı; 1898 yılında yaptırılmıştır. Tiritoğlu Mehmet Paşa tarafından Fransız mimara yaptırıldığı söylenir.
Uşak’a yolu düşenlerin mutlaka görmesi gereken bir yerdir. Kesme taştan yapılan bu han iki katlıdır. Alt katında dükkanlar bulunur. Hanın üst katında otuza yakın oda vardır.
Paşa Hanı; güncel tarih itibariyle otel olarak işletilmektedir.