Bursa gezilip görülecek yerler açısından oldukça zengindir. Tirilye, Cumalıkızık ve Mudanya gibi güzel ve anlatılacak yerleri olsa da biz rotamızı Gölyazı ’ya çevirdik. Hayatın yavaş aktığı yerlerden biri olarak bilinir Gölyazı, gezmeye gittiğinizde beki de köy halkından başka kalabalığı olmayan harika bir yer.
Gölyazı, muhteşem manzarası ve kendine has dokusuyla herkesin hayran kaldığı bir Bursa beldesidir. Herkesin bir gün mutlaka gitmek istediği ama beki de hiç fırsat bulamadığı Bursa Gölyazı, doğasıyla dikkat ekiyor. İnsan ve doğa yapısının bir arada nasıl uyumlu bir güzellik ortaya çıkartabileceğini bizlere sergileyen yerlerden biri olan Gölyazı, pek çok insanın listesinde yer almaktadır.
İnce bir yarım adanın üzerine kurulmuş bir köyün kıyısında ye alan Ulubat Gölü tektonik bir çöküntü sonucu oluşmuştur. Bu sebeple de fazlasıyla sığı olan bu göl, yüzmeye ve gezmeye uygundur. Kayıklarla açılıp Gölyazı ‘ya uzaktan baktığınızda harika manzaralar vaad etmektedir. Bu masal gibi yerin bir diğer özelliği ise birbirinden farklı pek çok kuş türünü gözlemleyebileceğiniz bir kuş cenneti olmasıdır.
Gölyazı ‘ya Nasıl Gidilir?
Gölyazı, Bursa’nın Nilüfer ilçesinde yer alır. Bursa merkeze yaklaşık km uzaklıkta yer alan köye, araç ile rahatlıkla ulaşım sağlanıyor. Bursa-Balıkesir yolunu takip ettikten sonra Gölyazı tabelasını göreceksiniz. Aynı zaman şehirlerarası otobüslerle de kolaylıkla Gölyazı ‘ya gitmeniz mümkündür.
Bursa’nın asal Bahçesi: Gölyazı
Gölyazı köyü, Ulubatlı Gölü’nün üzerine kurulmuş tarihi bir köydür. Bilinen ilk adı Apolyont olan Gölyazı mitolojide de Işık Tanrısının Şehri olarak geçmektedir. M.Ö. 6. Yüzyılda Apollon Krallığı hâkim olduğu köy, Bizans ve Roma döneminde de önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Cumhuriyet öncesinde nüfusunun büyük bir çoğunluğu Rumlardan oluşan Gölyazı ‘ya mübadele önemi sonrasında Selanikli Türkler yerleşmeye başlamıştır. Köyün sokaklarında gezerken tarihi sur kalıntıları ve duvarlar karşımıza çıkar. Rum evlerinin büyük çoğunluğu yıkılmış olsa da aralarında zamana direnen evlerde vardır. Gölyazı, benzersiz gün batımı manzarası, el değmemiş doğası ve sıcakkanlı insanları ile Türkiye’nin en güzel yerleşim yerlerinden biridir.
Köyün en önemli sembolü olarak bilinen Ağlayan Çınar, Ulubat Gölü’nün yanı başına kök salan asırlık bir çınar ağacıdır. Bu ağaç geçmişten günümüze kalan en kıymetli mirastır. Heybetiyle kartpostallık görüntüler sergileyen Ağlayan Çınar koruma altına alınmıştır. Gölyazı ‘ya giderseniz ki mutlaka gitmelisiniz. Bu kova çınarı fotoğraflamadan dönmeyin.
Gölyazı ‘ya Hangi Mevsimde Gidilmelidir?
Gölyazı, her mevsim çok güzel ve dinlendirici bir yer olsa da kışın ziyaret etmeniz muhteşem manzaralar görmenize imkân tanıyacaktır. Gölyazı Köyü kışın, Venedik’i andıran bir görüntü sunuyor. Kış mevsiminin yaklaşması ile Ulubat Gölü’nün suları yükselir ve pek çok ağacın gövdesi ular altında kalır. Bu da ortaya harika bir manzara çıkartır.
Ulubat Gölü’nde sandalcılık ve balıkçılık ise köyün en önemli geçim kaynakları arasında yer alıyor. Kızılkanat, turna, yılanbalığı gibi balıklar bu gölde en çok avlanan balıklar arasındadır. Aynı zamanda söylemeden geçmeyelim, köyün en önemli aktivitesi ise sandal turudur. Köyde bulunan birçok sanalın üzerinde telefon numaraları yer alır. Bu numaralardan kişilere ulaşarak kolaylıkla sandal turu yapabilirsiniz. Ayrıca özel olarak nilüfer zamanı giderseniz gölün ortasında nilüferleri görme şansını yakalayabilirsiniz. Gölyazı ’da günbatımı köyün her yerinden güzel. Fakat çok yakında bulunan Zambak Tepe’ye çıkıp güneşin batışını izleyebilirsiniz.