Antik kentler, insanlığın uygarlığını anlamak için temel bir tarihi kaynak niteliğindedir. Aynı zamanda antik kentler gezilerin vazgeçilmez parçalarından biridir. Geçmişteki insanların yaşanmışlıklarını barından bu yapılar, bizlere insanların tarihi hakkında bilgiler verir.  O kentlerde bir zamanlar çok farklı kökende, çok farklı kültürde insanların yaşadığını bilmek, onlarla aynı havayı soluyor olmak heyecan vericidir.

Antik kentler,  bir bölgenin kültürünün ve tarihinin başladığı yerleridir. Söz konusu tarihi yapılar bizlerle, binlerce yıllık medeniyetlerin izini taşıyan, geçmişin sanatıyla, kültürüyle, diniyle ilgili pek çok bilgi sunar. Bu bilgiler ışığında insanlığın tarihine yön veren yeni bilgiler keşfetmiş oluruz.

Antik kentleri gezerken birçok kalıntı ve farklı tipte yapılar görürsünüz. Bu yapıların içerisinde; ticarethaneler, hamamlar, tiyatrolar, çeşmeler, tapınaklar, agora denen pazar yerleri ve kamu binaları bulunur.

Türkiye’de görülmesi gereken birçok antik kent vardır. Şimdi sizler için Türkiye’de yer alan 8 antik kentten bahsedeceğiz.

dara

Dara Antik Kenti, Mardin

Dara antik kenti, Mezopotamya’nın en önemli yerleşim merkezlerindendir. Mardin’den Oğuz Köyü’nde yer almaktadır. Dara antik kenti, yüzyıllar boyunca Mezopotamya’nın önemli ticari merkezlerinden biri olarak anılmıştır. Kentin içerisinde kilise, çarşı, tophane, mezar gibi kalıntılara rastlayabilirsiniz.

nemrut

Nemrut Dağı, Adıyaman

Volkanik bir dağ niteliği taşıyan Nemrut Dağı, Adıyaman’da yer alır. Nemrut dağı, 1987’de UNESCO Dünya Miras Listesine alınmıştır. Burada bulunan dev heykeller kültürel bir değer taşımaktadır. Söz konusu heykeller, Pers sanatı ve Kommagene ülkesinin sanatıyla harmanlanarak oluşturulmuştur. Bu sebeple Nemrut Dağı’na “Batı ve Doğu uygarlığının köprüsü” denilmektedir.

aphro

Aphrodisias Antik Kenti, Aydın

Aphrodisias antik kenti, adını aşk ve güzellik tanrıçası olan Aphrodite’den almıştır. Söz konusu antik kent, Aydın’ın Karacasu ilçesinde bulunur.

alaca

Alacahöyük, Çorum

Alacahöyük’te dört ayrı kültür evresinden kalma on beş adet yerleşim yeri tespit edilmiştir. Alacahöyük ilk defa 1835 yılında keşfedilmiştir. Alacahöyük’ün içersinde; insan kalıntıları, çanak çömlek, kil, yontma taşlar, kemik ve boynuzlara rastlamak mümkündür.

assos

Assos Antik Kenti, Çanakkale

Sönmüş bir volkanik tepe üzerinde yer alan Assos antik kentinin tarihi M.Ö 6. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Assos antik kentinin en önemli özelliği; Yunan filozofu Aristo’nun kent içerisinde  kurmuş olduğu felsefe okuludur.

pargamon

Pergamon Antik Kenti, İzmir

Pergamon antik kenti, Izmir’in Bergama ilçesinde bulunur. Antik kentin içerisinde farklı tarihsel dönemlere ait birçok kalıntı vardır. Roma ve Doğu Roma dönemlerine ait birçok kalıntı bulunması ve Osmanlı yapıları sayesinde UNESCO Dünya Miras Listesine girmiştir.

hier

Hierapolis Antik Kenti, Pamukkale

Hierapolis, Denizli’nin yakınlarında konumlanıyor. Söz konusu antik kentin, Karia bölgesine sınırı olması ve Tripolid kentlerine yakın olmasından dolayı bir Frigya kenti olduğu düşünülmektedir. Hierapolisin kuruluşu hakkında tam olarak net bir bilgi yoktur. İsmini,  Pergamon krallığı zamanında, Bergama’nın kurucusu Telephos’un karısı olan amazon kraliçesi Hiera’dan aldığı öne sürülmektedir.

Unesco dünya mirası listesinde bulunan bu antik kent, fay hatlarının geçtiği bölgede bulunduğundan Neron döneminde yaşanan depremden büyük zarar görmüştür. Bundan dolayı antik kent, tamamen restore edilmiştir.

knidos

Knidos Antik Kenti, Muğla

Datça’da bulunan Knidos antik kenti, Ege ve Akdeniz’i bileştiren bir noktada konumlanmaktadır. Knidos antik kenti döneminde mimari, din ve sanat alanlarında merkez haline gelmiş bir kenttir. Söz konusu antik kentte, özellikle bilimsel alanda çalışmaların yapıldığı öne sürülmekte. Bu bağlamda Knidos antik kenti, birçok bilim insanına da ev sahipliği yapmıştır. Burada farklı medeniyetlerden kalma birçok yapı bulunuyor. Tiyatrolar, kamu binası ve tapınaklar Knidos antik kenti içerisinde yer alan bazı bölümler arasında.