Türkiye’nin ilk sinema müzesi olan İstanbul Sinema Müzesi, Türk sinemasına dair çok kapsamlı bir görseli sizlere sunuyor. Türk sinemasını yakından takip edebileceğiniz, tarihi Atlas sinemasının huzur veren atmosferinde sevdiklerinizle vakit geçirebileceğiniz bu müzede tarihe yolculuk yapabilirsiniz.
Sinemanın her geçen gün değerinin artması gerekirken dijital platformların ve pandeminin sayesinde değerini yitirmeye başlaması çok üzücü. Bu sebeple buranın sinemaseverlerin bayılacağı bir yer olduğunu düşünüyoruz.
Sinema Müzesi Nerede?
İstiklal caddesi üzerinde yer alan İstanbul Sinema Müzesi, Atlas Pasajı’nın içerisinde konumlanmaktadır. Tarihi binası ve göz dolduran süslemeleriyle farklı bir deneyim sunan müzede, Türk sinemasının günümüze kadar geçirdiği evrimleri görebiliyorsunuz. Tarihi binası demişken İstiklal Caddesi’nde tarihi binaların güzelliğinden çok büfe ve dönerci olarak gördüğümüz bu yapıların içerisinde Atlas Pasajı bize ayrıcalıklı bir imkân katıyor diyebiliriz. Sinemaya adanan bu müzeyi pazartesi günleri hariç haftanın her günü 11.00 ve 19.00 saatlerinde ziyaret edebilirsiniz.
İstanbul Sinema Müzesi Kısımları
Sinema müzesinde ne var diye soranlar için bu tarihi binada belki de hepimizin çocukken korkulu rüyası olan Gulyabani heykelinden, hepimizin annesi olan Adile Naşit heykeline kadar Türk sinemasında yer etmiş film kahramanları ve filmleri konu alan birkaç bölümden oluşuyor. Bu bölümleri gezerken kendinizi özellikle Yeşilçam döneminde yaşayan bir film kahramanı gibi hissetmenizi sağlıyor. Türkan Şoray gibi hülyalı bakışlar ya da Cüneyt Arkın gibi bir yiğitlik ve bir duruş size yükleniyor adeta.
İnteraktif Dijital Müze
Müzenin bu bölümünde, Arttırılmış Gerçeklik Odası bulunuyor. Bu odada Türk sinemasının en popüler filmlerindeki sahneler arttırılmış gerçeklik teknolojisi ile seyirciye sunuluyor. Yeşil perde bölümünde ise film endüstrisinde çokça kullanılan, olmayan nesnelerin gösterilebilmesi sağlanan bir sistem yer alıyor. Green Box denilen bu perde sayesinde kendinizi Türk filmlerinin içinde gibi hissediyorsunuz. Türk Sinemasının Hafıza Kılavuzu bölümünde ise 8406 film, 31106 oyuncu, senarist, yönetmen ve tüm sinemaya gönül veren sinema emekçilerinin bilgileri yer almaktadır.
Sanat Galerisi
Belirli zamanlarda aralıklarla farklı farklı sergilere ev sahipliği yapan Sanat Galerisi, ülkemizdeki ve dünya genelindeki koleksiyonları misafirlerine burada sunmaktadır. Müze tarafından derlenen tematik sergilerin de yer aldığı bu bölümde, kesinlikle sanata doyacaksınız.
Sanat Müzesi’nin Tarihi
Müze’nin bu bölümü, belki de buranın en güzel bölümüdür. Çükü burada Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’nun Çekildiği kamera yer alıyor. Ziyaretçileri geçmişe götüren bu kamera, tüylerinizi de diken diken yapmayı başarıyor. Ödül köşesi, kısmında ise yönetmen ve oyuncuların geçmişten bugüne dünyanın en önemli festivallerinde alınan ödüller sergilenmektedir.
Atlas Sineması’nda Film İzleme Şerefine Layık Olmak
İstanbul’un en bilinen sinema salonlarından olan ve geçmişle modern hayatın bir sentezini bizlere sunan Atlas Sineması, 1948 yılından itibaren İstanbullara sinema keyfi yaşatıyor. Tüm eski jenerasyonun en azından bir kere bile olsa gittiği bu yer de sahnesinden koltuklarına, fuayesinden ses sistemine kadar yenilenen ve bambaşka bir havaya bürünen sinema salonunda, müze ziyaretiniz sonrasında sevdiklerinizle güzel bir film izleyebilirsiniz.
Atlas Sineması
Kurulduğu günden beri İstanbul’un sanat anlayışına yön veren Atlas Sineması’nın tarihinden sizlere birazcık bahsetmek istedik. Atlas Sineması’nın tarihine bakıldığı zaman yakın dönemde yenilendiğini söylemek doğru olacaktır. 1870 yılında meydana gelen büyük İstanbul yangınından sonra Sultan Abdülaziz döneminde Ermeni bir iş adamı olan Agop Köçeyan tarafından bir ev olarak kullanılmak için inşa edilmiş. Dökme demir ve taş kullanılarak yapılan Atlas Sineması karkas özelliklere sahip olan malzemelerle inşa edilmiştir.
Karkas: Demirli betonla yapılmış yapı alarmına gelmektedir.
Günümüzde pasaj olarak kullanılmakta olan yapının zemin katı belirli bir dönem at ahırı olarak kullanılmıştır. Daha sonra ise bu bölge cambazhane olarak kullanımını sürdürmüştür. Zaman içerisinde ihtiyaç duyulan bina genel olarak mimari açıdan değiştirilmiş ve günümüzde pasaj olarak kullanılan kısma ilave edilmiş. Böylelikle bina konak bölümü ile birleştirilmiş ve daha sonrasında ise Köçeyan tarafından Taksim’de bulunan Vosgeperan Ermeni Kilisesi’ne hediye edilmiştir.
1932 yılında onarılmasının hemen ardından bir sanat ve eğlence merkezi haline tamamen dönüş yapmıştır. 1985 yılına gelindiğinde ise bu tarihi sinema hazineye devredilmiştir. Günümüzde ise Türker İnanoğlu ile İrfan Atasoy işletmeciliğini yürütmektedir.